Sağlıklı Yaşam

Kanser Nedir? [Belirtileri, Nedenleri, Türleri ve Tedavisi]

Kanser nedir, kanser neden önemlidir, kanserin belirtileri nelerdir, kanserin nedenleri nelerdir, kanser çeşitleri nelerdir ve kanser tedavisi nasıl yapılır sorularının cevapları ile kansere iyi gelen besinler listesi işte bu yazıda!

📌 Kanser Nedir: Canlıların vücutlarının çeşitli bölgelerindeki hücrelerin kontrolsüz olarak çoğalarak bulundukları bölgelerin dışına yayılması sonucunda oluşan bütün doku ve göze bozukluklarının ortak adıdır. (1) Çoğalan kanser hücreleri birikerek tümörleri (yani kitleleri) oluşturmakta; tümörler ise normal dokuları sıkıştırabilmekte, içine sızabilmekte veya tahrip edebilmektedirler. Ayrıca kanser hücreleri vücudun diğer bölgelerine yayılarak büyümeye devam edebilmektedirler. Bu sebeple kanser durdurulamaz ise ölümcül olabilmektedir.

Bilgi: Kanser 21. yüzyılda oldukça ciddi bir sağlık problemi haline gelmiştir. Dünya Sağlık Örgütü’nün 2018 yılındaki verilerine göre yılda ortalama 17 milyon kişiye kanser teşhisi konmakta ve yılda ortalama 9.6 milyon kişi kanserden ölmektedir. Sigara ile ilişkili olan kanser vakalarının oranı %22 iken, ölüm nedenleri içerisinde kanserin oranı %16’dır. TÜİK’in 2018 yılındaki ölüm nedenleri ile ilgili verilerine göre de dolaşım sistemi rahatsızlıklarından (%37.8) sonra %19.3’lük bir oranla 2. sırada tümörler yer almaktadır. Yani kanser sağlıklı yaşam için kritik bir tehdittir.
(Ayrıca Bakınız: Nasıl Sağlıklı Olunur? En İyi Sağlıklı Yaşam Önerileri Nelerdir?)

Görsel: Nüfusa Oranla Ölüm Oranları ve Ölüm Sebepleri İstatistiği [Kaynak: TÜİK]
Görsel: TÜİK Nüfusa Oranla Ölüm Oranları ve Ölüm Sebepleri İstatistiği
(Tam Boyutlu Görsel İçin: “Tıklayın“)

Kanserin Belirtileri Nelerdir?

• Vücudun belli bölgelerinde yeni şişliklerin oluşması sonucunda kalınlaşma hissi
• Vücudun belli bölgelerinde ele gelen kitle hissi ve bu bölgelerden iltihap akması
• Dinlenmekle düzelmeyen türden kronik yorgunluk, halsizlik ve tükenmişlik hissi
• Aç hissetmeme, yutkunma zorluğu yaşama, karın ağrısı, mide bulantısı ve kusma
• Sararma, koyulaşma, kızarıklık ve pullanma gibi ciltte ciddi değişiklikler yaşanması
• Vücutta yara oluşumu, yaralarda iyileşmeme ve mevcut benlerde ciddi değişiklikler

• Kalıcı ateşlenmeler ve gece terlemeleri ile normalden sık yaşanan enfeksiyonlar
• Vücut genelinde sebebi açıklanmayan morarmalar ve hatta kanamalar gözlenmesi
• Vücudun farklı bölgelerinde nedeni bulunamayan, geçmeyen ve kötüleşen ağrılar
Bağırsak ve idrar alışkanlıklarında değişiklik (görüntü, ağrı, kanama, sıklık artışı vb.)
• (Bazen) sebebi bilinmeyen kilo değişimi, uzun süreli hazımsızlık, nefes almada zorluk
• Kanserin türüne göre varlık veya farklılık gösterebilen ek belirtiler (kalıcı öksürük vb.)

Not: Yukarıda listelenmiş olan belirti ve semptomlar kanser hastalarında en sık görülen belirtilerdir. Ancak burada listelenmemiş başka belirti ve semptomlar da bulunmaktadır. Ayrıca kanserin semptomları (belirtileri) başka hastalıklar ile benzediği için olası belirtiler halinde kanser teşhisi için mutlaka bir doktora başvurulmalıdır. Üstelik erken teşhis kanserin daha kolay bir şekilde tedavi edilmesi ve vücuda daha az zarar vermesi açısından hayati öneme sahiptir.

Kanserin Sebepleri Nelerdir?

1- Vücutta Oksijensizlik ve Asitlenme

Dr. Otto Heinrich Warburg 1923’te kanserin nedenini ve oluşum mekanizmasını keşfeden bilim insanıdır. Yaptığı çalışmalarla kanserin asidik (oksijence fakir) dokularda büyüdüğünü ve alkali (oksijence zengin) dokularda yaşayamadığını keşfetmiştir. (1) Kanserin, hücrelerin yüksek miktarda laktik asit ve CO2 üretimiyle 6.0’dan başlayarak daha düşük bir pH’da korunmakta ve gelişmekte olduğunu bulmuştur. Dr. Otto Warburg bütün bu önemli keşiflerinden dolayı 1931 yılında Nobel Tıp Ödülü’ne layık görülmüştür. Dr. Otto Warburg’a göre canlının vücudunun pH değeri (dolayısıyla kanser) ile oksijen miktarı arasında doğrudan bir ilişki bulunmaktadır.

Görsel: Otto Warburg'a Nobel Ödülü Kazandıran Kanser Çalışmaları

The Metabolism of Tumors Warburg” adlı çalışmasında, tüm kanser türlerinin iki temel koşulla karakterize edildiğini göstermiştir: ASİDOZ (asitlenme) ve HİPOXİ (oksijen eksikliği). Ayrıca Otto Warburg’a göre oksijen eksikliği ve asitlenme aynı madalyanın iki tarafı gibidir, yani birisine sahip olduğunuz yerde (genellikle) diğerine de sahip olursunuz. Üstelik normal hücrelerin çoğu oksijene ihtiyaç duyarken kanser hücreleri oksijen olmadan yaşayabilir. Öyle ki bir hücre 48 saat boyunca oksijeninin %35’inden mahrum bırakılırsa kanserli hale gelebilir. Benzer bir şekilde alkali ortamda ise kanser hücreleri hayatta kalmakta ciddi zorluklar yaşarlar.

Profesyonel İpucu: Canlı vücutları kendilerini içlerinde bulundukları şartlara adapte etmeye çalışırlar. Bu milyonlarca yıllık bir mekanizmadır. Spor yapılınca yırtılan damarların büyüyerek kaslarda hacim artışı yapması buna örnektir. İşte Dr. Otto Warburg’a göre benzer bir durum kanser için de geçerlidir. Oksijensiz solunumda oksijenli solunuma göre 16-18 kat az enerji üretildiği için, hücreler kontrolsüz bir şekilde çoğalarak aradaki bu enerji açığını kapatmaya çalışmaktadır. Ancak bu kontrolsüz çoğalmanın sağlık açısından ciddi olumsuz sonuçları bulunmaktadır.

Görsel: Kanserin Sebepleri Nelerdir? [Nobel Ödüllü Bilimsel Açıklama]
Görsel: Kanserin Sebebi ve Oluşum Mekanizmasının Nobel Ödüllü Açıklaması (1)

2- Kansere Sebep Olan İç ve Dış Etkenler

.#. Genetik Mutasyonlar: Kanserin oluşumunda en temel sebep canlıların vücutlarındaki genetik yapıların (DNA vb.) bozulmasıdır. Genetik yapı doğuştan veya sonradan meydana gelen mutasyonlar ile bozulabilir. Ayrıca mutasyonların oluşumuna sebep olan bir takım iç etkenler (ailedeki kanser hastalarının oranı, kansere sebep olabilen hastalıklar vb.) ve dış etkenler de (maruz kalınan kanserojenler ve yaşam tarzı gibi risk faktörleri vb.) bulunmaktadır.

.#. Risk Faktörleri: Yaş, alışkanlıklar, ailenin sağlık durumu (genetik), kişinin kendi sağlık koşulları, yaşanılan çevre, kişinin hayat tarzı (beslenme, uyku, spor, psikoloji vb.), şişmanlık, kişinin hormon düzeyleri, bazı hastalık türleri ile hastalık belirtileri (kronik iltihaplanma vb.), kansere neden olan maddelere temas oranı (radyasyon, sigara, asbest, benzen, ağır metaller, radon gazı, UV ışınları, çeşitli kimyasallar vb.) ve hatta özellikle süt ve süt ürünlerine katılan çamaşır suyu vb. maddeler) ve bağışıklık sisteminin zayıf olması kanser riskini arttıran temel faktörlerdir. Ayrıca sigara ve obezite kanser riskini artıran en önemli etkenler arasındadır.
(Ayrıca Bakınız: Bağışıklık Sistemi Neden Zayıflar? [Zayıf Bağışıklık Belirtileri])

Kanser Çeşitleri Nelerdir?

Kanser hücreleri birikerek tümörleri oluştururlar. Tümörler iyi huylu veya kötü huylu olabilirler. Aslında iyi huylu tümörler ve kötü huylu tümörler ise canlı yaşamına etkilerine göre kanser çeşitleridir. İyi huylu tümörler sıklıkla alınırlar ve çoğu zaman tekrarlanmazlar. Ayrıca hayati nadiren tehdit ederler. (Bu sebeple bazı kaynaklar iyi huylu tümörleri kanser saymaz!) Ancak kötü huylu tümörler sıklıkla tekrarlanıp canlı hayatını da genellikle ciddi şekilde tehdit ederler. En yaygın kanser türü meme kanseri iken halen en ölümcül kanser türü akciğer kanseridir. 

Ağız bölgesi kanserleri, kalın bağırsak kanseri, karaciğer kanseri, mesane kanseri, rahim (endometrium) kanseri, akciğer kanseri, kemik tümörleri, mide kanseri, rahim ağzı (serviks) kanseri, beyin tümörleri, kolon ve rektum kanseri, pankreas kanseri, tiroid kanseri, deri kanserleri (melanom), lenf kanseri (lenfoma), çocukluk çağı kanserleri, yumurtalık (over) kanseri, gırtlak (larenks) kanseri, meme kanseri ve prostat kanseri etkilediği bölgelere göre kanser çeşitleri arasındadır. Ayrıca kanser çeşitleri cinsiyete göre farklılık göstermektedir.

Görsel: 2018 Yılına Ait ABD Kanser İstatistikleri
Görsel: 2018 Yılına Ait ABD Kanser İstatistikleri

Kanser Tedavisi Nasıl Yapılır?

Uyarı: Kanserin oluşmasının altında farklı sebepler yattığı, farklı kanser türleri olduğu ve en önemlisi her kişinin bünyesi (yetişme tarzı, kronik hastalıkları vb.) farklı olduğu için aynı tedaviler herkeste aynı etkiyi vermeyecektir, hatta bazı yan etkilere dahi yol açabilecektir. Ayrıca kanser tedavisinde var olan kanser türüne göre farklı tedaviler uygulanmaktadır. Bu sebeple yazının devamındaki bahsedilen ve dünya genelinde kanserle mücadelede kullanılan genel yöntemler sadece bilgi verme amaçlı olup mutlaka uzman kontrolünde uygulanması gerekmektedir.

✅ Modern tıpta kanser tedavisinde cerrahi yöntemler (kitlenin alınması vb.), immünoterapi (doğal bağışıklık sisteminin desteklenmesi), kemoterapi (kanserli hücrelerin kimyasal ilaçlarla öldürülmesi), radyoterapi (kanserli hücrelerin radyasyonla öldürülmesi), hipertermi (yüksek sıcaklık kullanılması), hormon terapisi, ilaç tedavisi ve kök hücre nakli gibi yöntemler yaygın olarak kullanılmaktadır. Bu tedavi yöntemlerinin bazıları oldukça etkili iken, bazıları hala büyük tartışma konusudur. (1) (2) Hem etkili tedavi, hem de kansere yakalanmamak için en önemli şeyin sağlıklı yaşam uygulamalarını bir hayat tarzı haline getirmek olduğu unutulmamalıdır.
(Ayrıca Bakınız: Nasıl Sağlıklı Olunur? En İyi Sağlıklı Yaşam Önerileri Nelerdir?)

✅ Otto Warburg’un pH temelli çalışmalarından harekete, kanser tedavisinde bir yaklaşım kanı alkali hale getirmenin kanser hücrelerinin büyümesini önlediği teorisine dayanmaktadır. (1) Bu teoriye göre vücudun asitlenmesinin önüne geçmek ve vücudun ideal pH değerini alkali yaşam tarzı ile korumak gerekmektedir. (2) Bu konuda en çok önerilen ve kanser tedavisinde yardımcı olduğu araştırmalarla gösterilmiş olan iki temel madde oksijen ve karbonattır. (3) (4) Ancak vücut için aşırı asit gibi aşırı bazın da zararlı olduğu unutulmadan dengeli olunmalıdır. Ayrıca vücudun asitlenip içten içe çürümesini önlemek aynı zamanda yaşlanmayı da geciktirir.

Profesyonel İpucu: Hem kanser tedavisini desteklemek hem de kanserin vücuda yayılmasını yavaşlatmak adına vücudun pH dengesini korumak faydalı olacaktır. Bunun için çok fazla asitli gıda tüketilmemesi (1) (2), yeterince oksijen alınması (temiz hava, oksijen tüpü, ozon terapisi vb.), ortam hava kalitesinin artırılması (havalandırma, hava temizleyici araç ve bitkiler vb.), düzenli karbonat tüketimi, vücuttaki oksijeni azaltan alışkanlıklardan kaçınılması (sigara vb.) (3), oksijenli solunumun desteklenmesi (4), (varsa) uyku apnesi ile burun tıkanıklığının tedavi edilmesi ve en önemlisi bunların uzman kontrolünde yapılması faydalı olacaktır.

Görsel: En İyi Alkali Yaşam Uygulamaları
Görsel: En İyi Alkali Yaşam Uygulamaları

✅ Kanser oluşumunda beslenme alışkanlıklarının ciddi bir etkisi bulunmaktadır. Bu sebeple beslenmeye bağlı hangi alışkanlıkların kanserin oluşumunu desteklediğini öğrenmek ve besin seçimlerini bu doğrultuda güncellemek kanser tedavisini etkili kılacaktır. Mesela araştırmalar düşük karbonhidrat tüketimi ile insülin salgısını azaltmayı hedefleyen ketojenik diyetin kanser hastalarının tedaviye cevap oranlarını ve hayat kalitelerini artırdığını ortaya koymuştur. (1) Ayrıca antioksidanların kanser tedavisine etkileri hala oldukça tartışmalı durumdadır. (2) (3) (4)
(Ayrıca Bakınız: Sağlıklı Beslenme Önerileri ve Sağlıklı Beslenmenin Önemi)

✅ Araştırmalara göre D vitamini eksikliği ile kanser arasında ciddi bir ilişki bulunmaktadır. (1) Ayrıca antioksidan vitaminler (A, C, E) ile riboflavin, kolin, pantotenik asit, tiamin vitaminleri ile çinko, selenyum, iyot, molibden, kalsiyum, demir ve magnezyum mineralleri kansere neden olan bileşiklerin oluşumunu engelleyebilmektedir. (2) En önemlisi de kansere iyi geldiği (veya kanserden koruduğu) ispatlanmış olan karnabahar, brokoli, limon ve zeytinyağı gibi besinler de bulunmaktadır. Örneğin limon özel yapısı ile vücudu bazik hale getirirken aynı zamanda kanserli hücrelerle savaşmakta ve bünyesindeki sitrik asit ile oksijenli solunum reaksiyonlarını desteklemektedir. Bu sebeple kansere etkisi bilinen besinler beslenme rutinine eklenebilir.
(Ayrıca Bakınız: D Vitamini Eksikliği [Belirtileri, Nedenleri ve Tedavisi])

✅ Kanserden korunmak ve kanserin ilerlemesini yavaşlatmak için kansere yol açan toksin kaynaklarından (radyasyon, sigara, asbest, benzen, ağır metaller, radon gazı, UV ışınları, çeşitli kimyasallar vb.) uzak durulması gerekmektedir. Bunlar kişisel bakım ürünlerinden, gıdalardan, ilaçlardan, ev & mutfak gereçlerinden ve hatta havadan vücuda girebilmektedir. Örneğin alüminyum hem havadaki oksijeni bağlamakta, hem de kandaki oksijeni bağlayarak vücudun enerji üretim mekanizmasını bozmakta ve vücudu asitlendirmektedir. Bu sebeple toksinlerin detoks edilmesi hem kanseri önleyebilir (1) hem de kanser tedavisini destekler. (2)
(Ayrıca Bakınız: Ağır Metal Nedir? Ağır Metallerin Zararları Nelerdir?)
(Ayrıca Bakınız: Detoks Nedir? Detoks Nasıl Yapılır? Faydaları Nelerdir?)

✅ Vücudun kanserle savaşmasında bağışıklık sistemi anahtar görevi üstlenmektedir. Çünkü bağışıklık sistemi herhangi bir nedenle zayıflarsa kanser hücrelerini denetlemekte yetersiz kalıp onların gelişmesine izin verebilmektedir. Bu sebeple kanser aslında bağışıklık sisteminin zayıflamasının yol açtığı bir hastalık olarak da değerlendirilebilmekte olup (kanserin varlığı da bağışıklığı zayıflatır) kanser tedavisinde bağışıklık sistemini güçlendirmek oldukça önemlidir.
(Ayrıca Bakınız: Bağışıklık Sistemi Neden Zayıflar? [Zayıf Bağışıklık Belirtileri])
(Ayrıca Bakınız: Bağışıklık Sistemi Nasıl Güçlendirilir?)

Görsel: Bağışıklık Sistemini Güçlendirme Yöntemleri
Görsel: Bağışıklık Sistemini Güçlendirme Yöntemleri
Yasal Uyarı: Kanser nedir [belirtileri, nedenleri, türleri ve tedavisi] konulu yazımız bilimsel araştırmalar ve saygıdeğer uzmanların aktardıkları gibi güvenilir kaynaklar baz alınarak yalnızca bilgi vermek amacıyla yazılmıştır. Bu yazı teşhis, tanı ve tedavi amacı taşımamakla beraber, yazılanlar her bünyeye her daim uygun olmayabileceği için mutlaka bir uzman kontrolünde uygulanmalıdır. Bu sebeple yazılanların uygulanması okurların sorumluluğundadır. Ayrıca yazıdaki bilgiler zamanla farklılık gösterebilir. Sağlıklı ve mutlu günler dileriz 🙂
(Ayrıca Bakınız: Tıbbi Sorumluluk Feragatnamesi)

MrKaptanTR

Bilgisayar mühendisiyim ve boş zamanlarımda kurucusu olduğum bu platformda yazarlık yapıyorum. Özellikle yazılım ve profesyonel içerik üreticiliği alanlarında çalışıyorum. Spor yapmaktan ve gizemli konuları araştırmaktan keyif alıyorum.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu